Page 73 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 73
tarih çevresi
ile de oluşabilir.) çek yazılarak bunların ödeme aracı olarak kullanılması bankaların para yaratmasına imkân
vermektedir. Mevduatlar için belirlenen munzam karşılık oranı, para mevcudunun bankalara yatırılma oranı,
ülkedeki banknot hacmi gibi faktörler kaydı para yaratma potansiyelini artırmaktadır. Bankalar kendilerindeki
mevduat tutarının birkaç katı kaydi para yaratabilmektedir.
v. Uluslararası ticareti kolaylaştırma: Ulaşım ve iletişim araçlarının gelişmesi ülkeler arası mal değişi-
minin artmasını da tetiklemekte, ülkeler arası rekabet artmaktadır. Bu olgu, yeni finansman yöntemleri ve yeni
ödeme yöntemleri geliştirerek bankaların uluslararası ticaretin gelişmesine yaptıkları katkıyı artırmaktadır.
vi. Kamu kesimini finanse etme: Bankalar bazen zorunluluk nedeniyle bazen de daha az riskle daha fazla
kar etmek amacıyla önemli tutarda hazine bonosu ve devlet tahvili almaktadır. Kamunun finanse edilmesi an-
lamına gelen bu alımlar bazen oldukça yüksek tutarlara ulaşmakta, özel kesim ticaret ve sanayinin kullanabi-
leceği fon tutarını önemli ölçüde sınırlamaktadır.
vii. Gayri nakdi kredi kullandırımı: Bankalar, müşterilerine yurtiçi ve özellikle yurt dışı taahhütlerinin
yerine getirilmesinde kefil olmaktadırlar. Taahhüt gerektiren işlemlerde bankalar müşterilerine teminat mek-
tupları sağlayarak onların taahhüt altına girmelerine imkan sağlamaktadırlar. Özellikle birbirlerini yeterince ta-
nımayan ithalatçı ve ihracatçının söz konusu olduğu dış ticaret işlemlerinde bankaların bu işleri hayati bir önem
arz etmektedir.
viii. Sermaye Piyasası, işlemlerinde danışmanlık hizmeti verme: Bankalar Sermaye Piyasası araçlarının
alım satım hususunda müşterilerine portföy yönetimi hizmeti verebilirler. Sermaye Piyasası kanunu ile izin ve-
rilen borsa bankerliği, menkul değerler portföyü işletmeciliği ve menkul değerler yatırım fonu gibi kurumlarla
portföy yönetiminde rol üstlenmiş olmaktadır.
ix. Danışmanlık hizmeti: Bankalar, sermaye yapısı, sektör stratejileri, şirket devir, birleşme ve satın al-
maları, risklere karşı korunma, uluslararası piyasalardan kredi teminine yardımcı olma gibi hizmetler de suna-
bilirler.
x. Finansal bilginin temini ve dağıtılması: Finansal bilginin temini maliyetli ve zaman alıcı bir iştir.
Küçük tasarruf sahiplerinin bu tasarruflarını kendi başlarına en doğru biçimde yatırıma yöneltmeleri bu olgu
göz önünde tutulduğunda çok zordur. Bankacılık mekanizması küçük tasarruf sahiplerini bu külfetten de kur-
tarmış olmaktadır.
2.3. Kalkınma bankaları ve İşlevleri
Ticaret bankalarından farklı bir yapıya sahip olan kalkınma bankaları özellikle sanayinin gelişmesine
odaklandığımız bu çalışma açısından ayrıca üzerinde durulmaya değecek bir bankacılık türüdür.
Kalkınma bankaları esas itibariyle 2. Dünya Savaşı’ndan sonra hızlı biçimde kalkınmayı amaçlayan az
gelişmiş ülkelerde devreye girmiştir (Boskey, 1961: 3). Sınai yatırımların gerçekleştirilmesinde uygun olan ya-
bancı kaynağın uzun vadeli yatırım kredileri olduğu açıktır. Ancak ticaret bankaları kaynak yapılarının bu amaca
uygun olmayışı, riskten kaçıcı tutumları ve kurumsal alışkanlıkları nedeniyle uzun vadeli kredi taleplerini kar-
şılama konusunda elverişli ve istekli değildirler (Küçüksavaş, 1980: 5).
Kalkınma konusunun yoğun ilgi çekmeye başladığı 1950’li yıllarda Dünya Bankası birçok az gelişmiş
ülkeye bu ülkelerin İhtiyaç ve imkanlarını belirlemek üzere heyetler gönderdi. Bu heyetlerin raporları doğrul-
tusunda da hemen hepsinde kalkınma bankalarının kurulmasına başlandı ve 1960’lı yıllarda sayıları hızla arttı
(Gordon, 1983: 3).
71

