Page 30 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 30

tarih çevresi

                   Para Vakıflarından Katılım Bankalarına

                    Türkiye’de Ribadan Kaçınma Çabaları

                           Üzerine Bir Değerlendirme1

                                                                                          Prof. Dr. M. Kemalettin Çonkar2

          Giriş

         14 asırlık islam tarihi boyunca islam toplumlarının ekonomik hayatında çözüm üretmekte zorlandıkları
sorunların başında riba’nın ne olup ne olmadığı; riba’dan nasıl kaçınılacağı konusu gelmektedir. Halen de ko-
nuyla ilgilenen herkesi tam anlamıyla tatmin edecek bir noktaya ulaşılamadığını söylemek durumundayız.

         İslamda riba’nın yasak olduğu hususunda herhangi bir tartışma yoktur. Ancak ribanın tam ne olduğu,
hangi işlemlerin riba içerdiği konusunda tartışma bitmemektedir.

         Öncelikle konuya (fıkıh alimlerinin) yaklaşım tarzı aşağıdaki biçimde sınıflandırılabilir (Uludağ, 1988:
12-14):

         i) Alimlerin önemli bir kısmı bu konudaki dini geleneği aynen sürdürmekte; bir yandan her faizin riba
olduğu kabulüyle faize kökten karşı durmakta, diğer yandan bu konudaki şer’i hileleri caiz, hatta sevap olarak
görmektedirler. En önemli temsilcileri olarak Ö. Nasuhi Bilmen, Elmalı Hamdi Yazır, Kamil Miras belirtilebilir.
Önde gelen başlıca tarikat şeyhleri de buraya dahil edilebilir.

         ii) Genellikle fıkıh ölçüsü ve çerçevesi içinde kalıp, bu sahadaki hükümleri faizin cevazı yönünde zor-
layanlar. Fıkhı esas alıp, ayet ve hadisleri bu yönde yorumlayarak faizin meşruluğu sonucuna ulaşanlar genel-
likle zaruret esasını göz önünde tutmaktadırlar.

         iii) Fıkıhı bir tarafa bırakıp doğrudan ayet ve hadise dayanarak konuya yaklaşanlar. Yani hem riba ve
faizi aynı şey sayıp reddetmekte, hem de hileli yolları maskaralık sayıp şiddetle reddetmektedirler. Mevdudi
ve Seyyid Kutup bu grubun önde gelen temsilcileridir.

         iv) Fıkıh ölçüleri içinde kalmayan, ayet ve hadislerden hareketle, bunları yeni yorum ve değerlendir-
melere tabi tutarak faizin caiz, riba’nın haram olduğu kanaatine ulaşanlar; Ali Suavi, İzmirli İsmail hakkı, Mu-
hammed Abduh, Reşid Rızza ve Fazlurrahman gibi alimler de bu grubun önde gelenlerindendir.

         İktisat, sanayi, ticaret ve hukuk alanında uzmanlaşmış, inançlı ilim ve fikir adamlarımızın riba ve faiz
konusundaki çalışmaları ise gelenekçi din alimlerinin riba ve faizi aynı kabul eden yaklaşımlarını esas almak-

1 Bu çalışma, 2017 yılında Düşünce Dünyasında Türkiz Dergisinin Cilt: 8, Sayı: 44’ünde yayınlanmıştır. Makale erişim
linki: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-?le/3174027
2 Afyon Kocatepe Üniversitesi, İ.İ.B.F. İşletme Bölümü Öğretim Üyesi

                                                               28
   25   26   27   28   29   30   31   32   33   34   35