Page 77 - Layout 1
P. 77

tarih çevresi

İstanbul’da çalışmalarına da izin verilmiştir. Bir bölgede eczane sahibi olabilmek için eczanesi bulunan birinden
veya eczane sahibinin varislerinden eczane açma hakkı (gedik) satın almak gerekmekteydi. Osmanlı
eczacılığında resmi bir fiyat tarifesi bulunmadığından, eczacılar hazırladıkları ilaçların fiyatını geleneklere ve
kişisel göru¨ şlerine göre tespit ediyor, bu da pazarlık yöntemini gu¨ ndeme getiriyordu (Baytop, 1995; 26, 33,
46).

       Bugu¨ n ise ilaç fiyatlarının belirlenmesinde eczacının bir rolu¨ olmamasının dışında, en bu¨ yu¨ k ilaç alıcısı
olan Sosyal Gu¨ venlik Kurumunun, alacağı ilacın fiyatını kendisinin belirlemesinin eczacıyı zor durumda
bıraktığı ifade edilmektedir. Çu¨ nku¨ eczacı, yasal olarak değişen fiyatlara uyum göstermek zorundadır ve bu
durum, aldığı fiyatın altında bir fiyata ilaç satmak zorunda kalabilmesi demektir. Eczacının içinde bulunduğu
ekonomik zorlukların muhtemelen en bu¨ yu¨ k nedeni de budur.

       Modern anlamda eczacılık eğitiminin başladığı zamanlarda u¨ ç sınıf eczacı bulunmaktaydı: Askerî eczacı,
mu¨ lkiye memuru eczacı ve serbest eczacı. Askerî eczacılar, çeşitli ru¨ tbelerde, ordu hizmetinde ve askerî
hastanelerde bulunurdu. Baş eczacı, ikinci eczacı ve sıra eczacısı dereceleri bulunan memur eczacılar, belediye
ve hu¨ ku¨ met hastanelerinde görev yaparlardı. Diplomalı mesul eczacı ve kalfalardan oluşan serbest eczacılar
ise, kendi sahip oldukları eczanelerde çalışırlardı (Kumbaracılar, 1988; 77).

       Eczacılık öğretiminin İstanbul’da başlamasına karşın, bir eczacılık faku¨ ltesinin kurulması, 1960 yılında
Tu¨ rkiye’nin ilk eczacılık faku¨ ltesi olan Ankara Üniversitesi Eczacılık Faku¨ ltesi’nin açılışı ile mu¨ mku¨ n olmuş,
bunu 1962 yılında İstanbul Üniversitesi Tıp Faku¨ ltesi’ne bağlı olarak hizmet veren Eczacı Okulu’nun Eczacılık
Faku¨ ltesi’nin dönu¨ ştu¨ ru¨ lmesi izlemiştir. 1922 yılına kadar yalnızca erkek öğrencilere açık olan eczacılık eğitimi,
bu tarihten sonra kız öğrencilere de açılmıştır. İlk kız öğrencinin 1924 yılında kayıt yaptırdığı ancak kısa su¨ re
sonra okuldan ayrıldığı bilinmektedir. 1927 yılında ilk kadın eczacılar olan Fatma Belkıs ile Fatma Bedriye ve
Ayşe Semiha Hanımlar, İstanbul Daru¨ lfu¨ nunu Tıp Faku¨ ltesi Eczacı Mektebi’ne kaydolmuş ve 1930 yılında
mezun olmuşlardır. Eczacılık, başta mu¨ hendislik olmak u¨ zere pek çok meslek gibi askerî olarak başlamış olan
eğitimi nedeniyle eril bir alanken, gu¨ nu¨ mu¨ zde özellikle akademik alanda kadınların ağırlıkta olduğu bir meslek
hâline dönu¨ şmu¨ ştu¨ r. Bunu, YÖK’u¨ n kuruluşundan sonra ayrıntılı bir biçimde tutulan istatistiklerden anlayabiliriz

Eğitim Yılı Toplam Akademisyen Sayısı      Kadın Akademisyen Sayısı ve %’si

1984-1985  387                             243 63

1994-1995  583                             388 67

2004-2005  736                             536 73

2008-2009  747                             549 73

Eğitim Yılı Toplam Mezun Öğrenci Sayısı    Mezun Kız Öğrenci Sayısı ve %’si

1994-1995  900                             559 62

2004-2005  885                             482 54

2008-2009  966                             529 55

Bununla birlikte eczanelerde baba, erkek kardeş ya da eş gibi bir erkeğin varlığı da bilinen bir şeydir.

                                       75
   72   73   74   75   76   77   78   79   80   81   82