Page 21 - Layout 1
P. 21
tarih çevresi
koyan önemli bir çalışma 2011 yılında yayınlandı. İranlı bir gurup araştırıcının yaptığı bu çalışma 1972 yılından
2011 yılına kadar Rosa Damescena üzerinde yapılan ve bilimsel dergilerde yayınlanan araştırmalar, internet
ortamında bu hizmeti veren Medline gibi önemli tıp yayınları geniş olarak taranarak elde edilmiş. Bu çalışmada
91 adet ciddi bilimsel yayın esas alınarak değerlendirilmiş. Bu makalede gülün farmakolojik etkisi şu başlıklar
altında incelenmiş; Sinir sistemine etkisi, Nöro farmakolojik etkisi, Hipnotik etki, Analjezik etki, Kas gevşetici
etki, Solunum sistemine etkisi, Bronşların genişlemesine etkisi, Anti-HIV etkisi, mikroplara karşı etkisi, Anti-
diabetik etkisi. Antioksidan etkisi, bağırsakları yumuşatıcı laxative etkisi, anti depresan, aksiyeteye karşı etkisi
ve analjezik etkisi incelenmiş. Bu araştırmalar tek tek ele alınarak bulunan sonuçlar değerlendirilmiştir.
Bu araştırmalara göre kokulu gülün içindeki maddelerden terpenler, gilikozitler, flavonoidler ve
antisiyononin ihtiva eden kimyasal bileşikler insan sağlığına faydalı etkileri olan maddelerdir. Farmakolojik
etkisine bakıldığında; Hipnotik, Analjezik, kas gevşetici, solunum sistemi düzenleyici, kalp kuvvetlendirici,
şeker hastalığına karşı, mikroplara karşı etkisi, ateş düşürücü, antioksidan etkilerinin önemli olduğu
görülmektedir.
Yazarlar bu araştırma sonucunda Rosa damascena’nın geleneksel öneme sahip, parfüm dünyasının
önemli bir malzemesi olmasının yanı sıra farmakolojik etki bakımından dikkat çeken bir çiçek olduğunu
belirtmektedirler. Araştırıcıların kanaatine göre; anti-HIV, antibacterial, antioxidant, antitussive, hypnotic,
antidiabetic, relaxant effect kokularında istikbal vadeden bir çiçek olduğunu rapor etmektedirler.
Kozmetikte Rosa Damascena
Gül ürünlerinin kozmetik dünyasındaki kullanılışı konusunda Dr. Leslie S. Baumann 2011 yılında yaptığı
bir çalışması var. Bu çalışmada Rosa Damascena ele alınarak yapılan araştırmaları esas almış. Bu araştırmaları
göstererek uçucu gül yağı, gülsuyu gibi gül ürünlerinin kozmetikte faydalı olabileceği alanları gösteriyor ve
sonuçta gül ürünlerinin gelecekte kozmetikte önemli bir yeri olacağının altını çiziyor.
Güneş ışınlarına karşı koruyucu etkisi
Gül ekstresinin güneşin ultraviyole ışınlarına karşı koruyucu etkisi ilk olarak 1979 yılında daha sonra
2003 yılında bilim dünyasına tanıtılmıştır. İki araştırmada da UV ışınlarını önleyici, bu ışınları absorbe edici
etkisinin çok yüksek olduğu, bu koruyuculuğun güldeki polifenol bileşiklerden kaynaklandığı yayınlanmıştı.
Ultraviyole ışınlarının 200 den 40 nm değerindeki sınırları içinde gül özütlerinin faydalı olacağı rapor edildi.
Bu sebeple güneşe karşı kullanılan güneş kremleri ve yağlarında gül ekstrelerinin kullanılabileceğinin altı
çizilmektedir.
Akne mikrobuna karşı etkisi
Gülün uçucu yağının mikroplara karşı etkisi birçok araştırıcı tarafından test edilmiştir. 2010 yılında
yapılan bir araştırmada özellikle akneye sebep olan bakteriye(Propionibacterium acnes) karşı 10 değişik uçucu
yağ araştırılmıştı. Bunlardan yalnızca üç tanesi; Kekik, tarçın ve gül en büyük antibakteryel etkiyi
göstermişlerdi. Bu da genç kızların sivilce sorunları için hazırlanacak kozmetiklerde kullanılması gerektiğini
göstermektedir.
19

