Page 44 - Layout 1
P. 44

tarih çevresi

şöyledir; Karaciğer keylusu (midede hazım olunan özsu) mide ve bağırsaklardan kendine çeker. Midede
sindirilen özsu kapı damarı ile karaciğere gelir, kan olur. Karaciğerde kan haline tamamen saf hale geldikten
sonra, yukarı taraftan biten damar ile bu saf kandaki besin bütün organlara dağılır. Su ile karışık olan kanı aşağı
taraftan çıkan damarlar böbreklere götürürler. Kanın köpüğü karaciğer damarları ile üstünde olan delikten
öde(safra kesesi) ve kanın yanmış tortusu olan kara safrayı da iç taraftan dalağa giden geçitten dalağa gönderir.
Karaciğerin mide özsuyunu mideden alıp saklamak için mesane gibi bir kesesi yoktur. Eğer böyle olsaydı,
bütün bu öz su boşluklarda toplanırdı. Ancak bütün karaciğere ince damarlar dağılmıştır. Bu özsu damarlarla
karaciğere girer, öyle ki karaciğerin bütün kısımlarına dağılır. Böylece karaciğer kendi sıcaklığı ile o özsuyu
döndürüp kan yapar. Karaciğerden bir damar kalbe gelir ve bu damarların örtüsü karaciğerin örtüsüne ulaşır.
Bir ince sinir mideden karaciğere ulaşmıştır. Bu sinirin ince olması dolayısıyla mide ve karaciğerin hastalığı
müşterek olmaz. ancak midede kuvvetli bir sıkıntı olursa bu karaciğerde de hissedilir.

       Safra Kesesi Anatomisi:
       Osmanlıca tıp kitaplarında Karaciğerle ilgili bölümde “Safra kesesi” özellikle yer almaktadır. Safra
kesesine Türkçe olarak Öd kesesi veya Arapça deyim olan Merare denilmektedir.
       Safra kesesi anatomisi genel olarak şöyle anlatılır; Öd sinirden bir kesedir. karaciğere asılmıştır.
Karaciğerin içindeki bir geçit öd kesesine asılır. Bir kanal da safra kesesinden oniki parmak bağırsağına
açılmıştır. Böylece bu şekilde bir miktar safra gelip, karaciğeri yıkar. Genellikle insanların safra keselerinde
bu iki kanaldan başka kanal da yoktur. Ancak bazılarında bir küçük kanal midenin alt tarafına açılmıştır, mideye
onunla safra gelir. Böyle insanların safradan mideleri asla temizlenmez. Bunun sebebi bu küçük kanalın geniş
olmasıdır. Eğer o insanda oniki parmak bağırsağına açılan kanal da küçük ise mide daima safra içerir ve böyle
insan daima hastadır. Bu durumdaki insanın iyileşmesi kusmakla mümkün olur. Öd kesesinin safra gelen ağzı
hemen hemen mesane ağzı gibidir. Bundan dolayı hekimlerden bazıları safra kesesine “kise el-aşgar”(küçük
kese) ve mesaneye de “kise el-ekber”(büyük kese) derler. Safra kesesinin yaratılmasının sebebi safrayı saklayıp,
sonradan ona gerek olduğunda, gerekli olduğu kadar gerekli yerlere gönderilmesidir.

       Safra Kesesinin Görevi
       Osmanlı tıp kitaplarında safra anatomisinden hemen sonra safra kesesinin görevinden bahseden kısımlar
yer alır. Bu bilgiler özetle şöyledir; Safranın yaradılışının yararı ilkin karaciğeri safra fazlalıklarından
temizlemektir. Kazan altında olan kor gibi karaciğeri ısıtır ve de kanı yumuşatarak bağırsakları temizler. Safra
bağırsaklara dökülür. Mideye safra kesesinden geçit olmamasının sebebi şudur. Eğer safra mideye gelip,
bağırsakları yıkadığı gibi mideyi de yıkasa idi, mide bundan zarar görürdü, fazla safradan sindirim zarar görürdü
ve sindirim zayıf olurdu. Safra, safra kesesine dökülmez ve karaciğerde kalırsa karaciğerde yaralar ve şişler
olurdu. Eğer o karaciğer safrayı safra kesesine değil de vücuda gönderseydi sulu bir kan olur bedene yayılırdı.
Safra karaciğerde kalsa ve kokuşsa o insanda “hümeyya”(heyecan nöbeti) meydana getirirdi. Eğer safra idrar
yollarıyla mesaneye gitse mesanede hırkati(ağrı) ve karhası(yara) meydana gelirdi. Eğer safra vücutta dolaşıp
organların birisi tarafına gitseydi o organda “cemre”(kara çıban) dedikleri ve “nemle”(vücuttaki karıncalanma)
dedikleri hastalıklar meydana gelirdi. Eğer safra bağırsaklara doğru gitseydi “ishal-i secici”(bir nevi ishal)
dedikleri hastalık meydana gelirdi. o halde Tanrı kemal-i kereminden dolayı, safraya bir kese yarattı. Böylece
onu saklayıp, sonradan ona gerek olduğunda, o yerlere gönderir.

       Safra’nın Etkisi ve Özellikleri
       Karaciğere hastalıklarında çok etkili olan safra öz suyu hakkındaki bilgiler Osmanlı tıp kitaplarında
özellikle yer alır. Bu bilgiler genellikle şunlardır;Safra bir hılttır (kanda dolaşan sıvı), kandan daha katı ve

                                                               42
   39   40   41   42   43   44   45   46   47   48   49