Page 7 - Tarih Çevresi Dergisi
P. 7
tarih çevresi
Bankacılık Uygulamasındaki Faiz Riba Mıdır?
Bankaların İşlevleri Işığında Finansçı Gözüyle Bir Yaklaşım1
Prof. Dr. M. Kemalettin Çonkar2
GİRİŞ
İslam toplumlarının, Hazret-i Peygamberin vefatından bu yana ekonomik hayatla ilgili en çok tartıştıkları
konuların başında ribanın ne olup olmadığı, ribasız bir ekonomik hayatın nasıl gerçekleştirileceği hususunun
geldiğini rahatlıkla söyleyebiliriz. Ekonomik kalkınma konusunun önce Avrupa ve Amerika’da sonra da 19.
yy.’dan itibaren başta Osmanlı Devleti olmak üzere 20. yy.’da bağımsızlaşan İslam ülkelerinde toplumların en
önemli gündem maddesi olmasıyla birlikte, bu tartışmaların daha da güçlendiğini söyleyebiliriz. Ekonomik
kalkınmanın gerçekleştirilebilmesi bakımından en önemli faktörün sermaye birikiminin sağlanması ve bu bi-
rikimin hem büyüklük hem de etkinlik bakımından en uygun yatırımlara aktarılabilmesi olduğunu söyleyebi-
liriz.
İslam’da ribanın yasak oluşuna ait herhangi bir tereddüt olmadığını biliyoruz. Gerek fıkıh kaynaklarında,
gerekse riba ile ilgili ayetlere ait tefsirlerde ve Elmalılı Tefsirinde de riba yerine genel olarak faiz kavramının
kullanıldığını görmekteyiz. Böyle olunca, hangi durumda ve hangi biçimde karşımıza çıkarsa çıksın, her faiz
uygulamasının da haram olduğu sonucuna doğal olarak ulaşılmış olmaktadır. Biz, her faiz uygulamasının riba
olduğu anlayışının tartışılması gerektiğini düşündüğümüz için, bu çalışmamızda tartışmasız biçimde haram
olan olgu için riba kavramını kullanacağız.
Başlangıçta vurgulamak istediğimiz diğer bir husus konuya bankacılık açısından bakmak istediğimizdir.
İslam ülkelerinde yerli bankacılık önce Osmanlı’da olmak üzere 19. yy.’ın ikinci yarısında uygulamaya girmiştir.
Adına İslam Bankacılığı denilen bankacılık ise 20. yy.’ın ikinci yarısında gündeme gelmiştir. Fıkıh kaynakları
ve tefsirlerin çoğunluğunda ve Elmalılı Tefsirinde (Yazır, 1992: 235-250) de riba genellikle ikili ilişki mantığı
çerçevesinde ele alınmakta, bankacılık uygulaması söz konusu uygulamayla aynıymış gibi muamele görmek-
tedir. Böylece kanaatimizce çok basit bir kıyaslamayla bankacılık uygulamasındaki faiz de riba olarak kabul
edilmektedir. Biz bu çalışmamızda; akademik hayatındaki uzmanlığı finans bilim adamlığı olan, faizsiz ban-
kacılık yapma iddiasıyla kurulmuş olan DESİYAB (Devlet Sanayi ve İşçi Yatırım Bankası)’da iki yıl proje de-
ğerlendirme biriminde çalışan ve Türkiye Kalkınma Bankası’nda 2003-2007 yılları arasında yönetim kurulu
üyeliği yapan bir uygulamacı olarak, bankacılık uygulamasındaki faizin, ikili borç ilişkisindeki faizle aynı şey
olduğu kabulünü de tartışmaya çalışacağız.
Elmalılı Hamdi Yazır’ın belirttiğimiz hususlardaki genel anlayışı doğrultusunda meseleye bakan, 20.
yy.’daki en önemli tefsir alimimiz olduğunu söyleyebiliriz. Biz de bu nedenle konuya ilişkin açıklama ve de-
ğerlendirmelerimizi Elmalılı’nın açıklama ve değerlendirmelerinden yola çıkarak ortaya koymaya çalışacağız.
1 Bu çalışma, 8-10 Temmuz 2024 Tarihinde Niğde’de düzenlenen “3. Uluslararası Sigortacılık, Bankacılık ve
Finans Sempozyumu”nda sunulmuş ve tam metin olarak yayınlanmıştır. Bildiri erişim linki:
https://iibfsymposium.com.tr/wp-content/uploads/2020/11/3.USBFS_Tam_Metin_Kitabi-2.pdf kitap içinde: 13-31 sf.
2 Afyon Kocatepe Üniversitesi, ORCID: 0000-0001-5378-3801, mkconkar@gmail.com
5

